Türkiye’nin lider Tekno–Güzellik devi, L’Oreal yüzyılı aşkın bilgi birikimi ile güzelliğin geleceğini kapsayıcı bir şekilde ele almaya, bu geleceği, teknolojinin yardımıyla herkes için erişebilir hale getirerek dünyayı harekete geçiren güzelliği yaratmaya devam ediyor.
Türkiye’nin lider Tekno–Güzellik devi, L’Oreal yüzyılı aşkın bilgi birikimi ile güzelliğin geleceğini kapsayıcı bir şekilde ele almaya, bu geleceği, teknolojinin yardımıyla herkes için erişebilir hale getirerek dünyayı harekete geçiren güzelliği yaratmaya devam ediyor. Bilim ve teknolojinin gücünü arkasına alarak harmanladığı tekno-güzellik vizyonunu ve sektörde çığır açan uygulamalarını sergilediği ve katılımcıların deneyimlediği “L’Oreal Tekno-Güzellik” etkinliğinde, açılış konuşmasını gerçekleştiren L’Oreal Türkiye Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen; “Tek işi güzellik olan bir teknoloji şirketi olarak Grup çatısı altında 800’den fazla dijital güzellik servisi uygulamamız bugüne kadar 40 milyondan fazla kişi tarafından deneyimlendi. Küresel çapta bilimsel odaklı çalışmalarımız için yıllık 1 milyar avroluk araştırma-geliştirme yatırımımızın yanı sıra 4 bin kişilik bilim insanı ile yolumuza güçlü bir şekilde devam ediyor, teknoloji kulvarında yıllık 1 milyar avroyu aşan yatırımımız, 5 bin 900’ün üzerinde teknoloji ve veri uzmanımız ile sektöre yön veriyoruz. Çünkü sürdürülebilir ürün tasarımını destekleyen kişiselleştirilmiş dijital servislerimiz, sanal uygulamalarımız ve cihazlarımız ile geleceğin güzelliğini tasarlamak bizim işimiz” dedi.
Sürdürülebilir ve kapsayıcı bakış açısıyla hem eşsiz hem de kapsamlı dijital güzellik deneyimlerini hayata geçirerek “Her Birimiz için Güzellik” anlayışını benimseyen Tekno-Güzellik lideri L’Oreal Türkiye, bu hedefe giden yolda teknolojinin tüm imkanlarından faydalanmakla kalmıyor; her bireyin istek, beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayan yeni teknolojiler geliştirmeye odaklanarak ultra kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetlerini tüketiciler ile buluşturuyor.
Yeşil Bilimi arkasına alarak devreye aldığı yeni ve son teknolojiye sahip formüllere sahip ürünleri, yapay zekadan güç alarak tasarlanan farklı uygulamaları ve artırılmış güzellik cihazları ile dünyanın dört bir yanındaki insanlara ilham veren ve zamanın ötesinde güzellik deneyimlerine imza atan tekno güzellik devi, farklı ve gelişmiş güzellik deneyimleri ile sektöre yön vermeyi sürdürüyor.
L’Oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen, “L’Oreal Türkiye olarak kendimizi sadece bir güzellik şirketi olarak değil, “Tek işi güzellik olan bir teknoloji şirketi” olarak konumlandırıyoruz. Teknoloji ile geleceğin şirketine dönüşürken aynı zamanda geleceğin güzelliğini yaratıyoruz. Teknolojiyi işimizi dönüştürmek ve tüketicilerimize daha iyi bir güzellik deneyimi sunmak için kullanıyoruz. Tüketici artık daha kapsayıcı, gezegenin sınırlarına saygılı ve ultra kişiselleştirilmiş güzellik deneyimlerinden yararlanmak istiyor. Biz de teknolojiyi işimizin kalbine koyarak, müşterilerimizin beklenti ve taleplerini bilim ve teknolojinin gücü ile harmanladığımız tekno-güzellik servislerimiz ve inovasyonlarımız ile karşılamak için çalışıyoruz. Güzelliğin daimi bir arayış olduğuna inanıyor, ürün ve hizmetlerimizin performansını sürekli olarak geliştirme için inovasyondan yararlanıyoruz. Hayata geçirdiğimiz tekno-güzellik vizyonumuz ve uygulamalarımız doğrultusunda müşterilerimize teknolojiden ve veriden beslenen, inovatif, kapsayıcı, sorumlu ve kişiselleştirilmiş bir güzellik deneyimi vaat ediyoruz” dedi.
Avrupa güzellik pazarını en fazla büyüten ülke Türkiye olacak
2023 Türkiye güzellik pazarı 85 milyar TL olarak tahminleniyor. Güzellik pazarı kategori kırılımlarında cilt bakımı yüzde 27, saç bakımı yüzde 27, makyaj yüzde 16, parfüm yüzde 11, hijyen ürünleri yüzde 12, saç boyası yüzde 6 paya sahip. Kanal kırılımlarında ise hızlı tüketim yüzde 60, lüks tüketim yüzde 15, dermokozmetik yüzde 10 ve profesyonel ürünler yüzde 5 pay alıyor. Erkek bakım ürünleri ise pazarın yüzde 25’ini oluşturuyor.
L’Oreal bulunduğu kategorilerde yüzde 25 ile pazar lideri.
Türkiye güzellik pazarının 2025 yılına kadar en az 2 katına çıkması bekleniyor. Avrupa güzellik pazarına 2025 yılına kadar en büyük büyümeyi yüzde 16 katkı payı ile Türkiye’nin sağlayacağı tahminleniyor. Bunun arkasında genç nüfus, hızlı dijitalleşme, güzelliğe olan ilginin artması ve güzellik ürünleri kullanım yaşının düşmesi yatıyor.
2030’da dünya nüfusunun yüzde 40’ının kıvırcık saça sahip olacağı ve 2040’da dünya nüfusunun 2/3’sinin melanin zengini daha koyu renk bir tene sahip olacağı, güzellik pazarı coğrafyasının nüfus ve güzelliğe olan ilgi olarak bugüne göre çok değişeceği tahmin ediliyor.
L’Oreal’in tekno-güzellik yol haritası: Her Birimiz İçin Güzellik
L’Oreal, sorumlu güzellik anlayışıyla gezegenimizi korurken, insan yaşamına pozitif etki sağlamayı hedefliyor.
L’Oreal’in GJOSA ile geliştirdiği Water Saver, yüzde 69’a varan su tasarrufu sağlıyor. Cihaz sayesinde bugüne kadar 42 milyon litreden fazla su tasarrufu sağlandı.
L’Oreal, kapsayıcı güzellik yaklaşımı ile sonsuz çeşitlilikteki beklentileri öngörerek, onlara uygun çözümler sunan bir yaklaşımı benimsiyor.
Dünya çapında yaklaşık 50 milyon kişi sınırlı motor becerileriyle yaşıyor. L'Oreal Grup’taki bilim insanlarının geliştirdiği HAPTA, sınırlı el ve kol hareket kabiliyetine sahip kullanıcılar için elde taşınabilir, ultra hassas bir akıllı makyaj aplikatörü olarak öne çıkıyor ve kullanıcılara evde kolaylıkla ruj sürme olanağı sunuyor.
L’Oreal Türkiye çatısı altında bulunan Kerastase markası, BlindLook iş birliği ile ürünlerini tüm görme engelli kişiler için ulaşılabilir hale geldi.
Lancome’un geliştirdiği Shade Finder cihazı, 22 bin 500 cilt tonunu ayırt ederek, saniyeler içerisinde kişilerin cilt tonuna birebir uyan fondöten tonunu ve cilt alt tonunu belirleyebiliyor.
L’Oreal, ultra kişiselleştirilmiş güzellik anlayışı ile bireylere kim oldukları veya kim olmak istediklerini özgürce ifade etme gücü vermeyi amaçlıyor.
L’Oreal, artırılmış gerçeklik ve yapay zeka ile hayata geçirilen 800 dijital güzellik servisini ve 10’larca akıllı teknolojik cihazı müşterileri ile buluşturuyor.
Bu servis ve cihazlar arasında; 4 bin farklı ruj rengi ile kişiselleştirmede en üst noktayı temsil eden yapay zeka destekli bir ev güzellik cihazı olan Yves Saint Laurent Beaute Rouge Sur Mesure, mikro-dövme ve 3D baskı tekniğine sahip her gün yeni bir pro-kaş tasarımı yapan 3D Shu Brow, 400 binin üzerinde farklı cilt bakım rutini önerebilen Lancome Skin Screen bulunuyor.
İstanbul, L‘Oreal Grup’un en önemli inovasyon merkezleri arasında
Türkiye’nin L’Oreal Grup için özel bir yeri olduğuna değinen Sinem Sandıkçı Gökçen, “Bugün sadece Türkiye’de değil, L’Oreal’in faaliyet gösterdiği 150 ülke arasında dijital anlamda en güçlü ekiplerden biri olmamızın arkasında; bu yolculuğa 10 yıl önce başlamış olmamız ve yenilikçi, girişimci ruhumuzla dönüşüme liderlik etmemiz yatıyor. İstanbul bugün; New York, Londra, Paris, Şangay gibi L'Oreal Grup’un dünyadaki 7 açık inovasyon merkezi arasında yer alıyor. Biz L‘Oreal Türkiye olarak, ülkemizin güzellik konusundaki potansiyelini ortaya çıkartmayı hedefliyoruz. Bunu da teknoloji ve inovasyona yaptığımız yatırımlarla hayata geçiriyoruz. 2025’te Türkiye’deki güzellik pazarının iki katına çıkacağını öngörüyor; Avrupa pazarına büyümeye en çok katkı sağlayacak ülkenin Türkiye olacağını tahmin ediyoruz” dedi.
L’Oreal Türkiye, start-up ekosistemini de büyütüyor
Start-up iş birliklerinin hem Türkiye hem de girişim ekosistemi için büyük önem taşıdığına inanan L’Oreal, açık inovasyonun gücüne inanıyor. Türkiye’de bugüne kadar 400’e yakın start-up ile tanışan L’Oréal Türkiye, bu start-uplardan 170’ten fazlası ile bir araya geldi. L’Oreal Türkiye, global ölçekte de start-up ekosistem ile yakın ilişkilere sahip. L'Oreal'in Kurumsal Girişim Sermaye Fonu, BOLD (Business Opportunities for L’Oréal Development) girişimcilik alanında cinsiyet eşitliğinin sağlanması için kadın girişimcileri de destekliyor. 25 milyon avroluk bu fondan Türkiye’den bir start-up’ın da en yakın zamanda yararlanması bekleniyor.
L’Oreal, tüketicilerle derin bağlar kurmak için teknolojiyi kullanıyor
Bilimin, yarının güzellik anlayışının müttefiki olduğuna ve bilimin güzelliği daha verimli, kapsayıcı ve etkili hale getirmek için çalışan L’Oreal Türkiye, yeni fikirleri üretmek ve hayata geçirmek için sürdürülebilir ürün tasarımı ve üretimi sağlayan endüstri 4.0’ı, 3 boyutlu baskı, robotlar, dijitalleşmiş tedarik zinciri ve kitlesel üretimden kişiselleştirilmiş üretime geçiş için teknolojiyi kullanıyor. Pazarda ilk kez hayata geçirilen sanal cilt analizi, makyaj ve saç rengi için sanal denemeler, e-Güzellik Danışmanı ile canlı ve sanal danışmanlık, satış yapılan canlı yayın etkinlikleri gibi birçok dijital uygulamada yine markanın öncülüğünde müşteriler ile buluşuyor. Son dönemlerde tüketicilerine sunduğu akıllı güzellik cihazları ile fark yaratıyor.
L’Oreal; CES (Consumer Electronics Show) inovasyon ödüllerine doymayan bir tekno-güzellik şirketi
Artırılmış güzellik rutinleri sunmak ve evde kolay uygulanabilirliğinin yanı sıra profesyonele yakın sonuçlara imza atan artırılmış tüketici deneyimini farklı bir boyuta taşıyan onlarca teknolojik güzellik cihazını geniş kitlerle buluşturan tekno-güzellik lideri, 9 CES İnovasyon Ödülü’ne sahip ve en fazla ödül kazanan 3. şirket. Grubun, HAPTA, Brow Magic, Hair Reader, Person Skin, Absolue Dual-LED youth Treatment, E-Shade Finder, Water Saver, Rouge Sur Mesure cihazları CES tarafından ödüllere layık görülürken, bu yıl ise ilk defa dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarı CES’in açılış konuşmasını bir güzellik şirketi yaptı. L’Oreal Group CEO’su Nicholas Hieronimous 2023 inovasyonlarını tanıttı. Bu seneye damga vuran yenilikler ise L’Oreal Paris’in kişiselleştirilmiş güzellik asistanı servisi ve Zuvi isimli start up ile geliştirilen ilk kızılötesi ışık teknolojili yüzde 30 daha hızlı kurutan, yüzde 30 saça daha fazla nem sağlayan ve yüzde 30 daha az enerji tüketen AirLight Pro profesyonel saç şekillendirici cihaz oldu.
L’Oreal bireylerin yaşamını kolaylaştıran, toplumsal fayda sağlayan ve trendleri belirleyen pek çok Tekno-Güzellik uygulamasının da mucidi
Nasa teknolojisinden esinlenerek bir start up iş birliği ile üretilen Gjosa ile geliştirilen Water Saver yüzde 69’a kadar su tasarrufu sağlayarak patentli ilk akıllı duş başlığı olarak kuaför kanalında çevreye duyarlı hizmet sunuyor.
Yapay zeka yazılımlı kişisel ruj üretim cihazı Yves Saint Laurent Beaute Rouge Sur Mesure ile kullanıcılar kendilerine en yakışan ruju evlerinde üretebiliyorlar.
Kişiselleştirilmiş koku tavsiyeleri sunmak için nöro biliminin gücünden yararlan Yves Saint Laurent Beaute Scent-Sation, nöroteknoloji cihaz ile kullanıcıların farklı kokulara verdikleri duygusal tepkiler göre kişiselleştirilmiş koku önerileri sunuyor.
L’Oreal Paris Virtual Try On, Maybelline Virtual Try On, Garnier Virtual Try On, Trendyol Virtual Try On uygulamaları ile kullanıcılar mağazaya gitmeye gerek kalmadan online olarak yüzlerinde ve saçlarında ürünlerin nasıl duracağını görebiliyor; L’Oreal Paris Skin Genius ve Garnier Skin Coach ile ise kullanıcılar cilt analizlerini kolayca gerçekleştirmenin yanı sıra kendilerine özel cilt bakım rehberine ulaşabiliyorlar. Aynı zamanda Türkiye'nin ilk sanal güzellik mağazası Watsons x Maybelline Virtual Loft’ta gezinerek, Maybelline New York ürünlerini keşfediyor ve satın alabiliyorlar.
Dermatologlar ile geliştirilen yapay zeka destekli dijital cilt danışmanı Vichy-SkinConsult AI, ileri teknoloji cilt yaşlanma algoritması ile 7 yaşlanma belirtisini tespit ederek, ölçümleme yapabiliyor.
La Roche Posay-Spotscan, yapay zeka desteği ile akneye eğilimli ciltlere kapsamlı bir cilt analizi sunuyor.
Vichy-Scalp Analysis, saç ve saç derisini analiz ederek, kişiselleştirilmiş bir saç bakım rutini oluşturmaya yardımcı oluyor.
Gün ışığı ve UV ışık yardımıyla Skinceuticals-SkinScope cihazı, cildin yüzeyi ve alt katmanlarını ulaşarak daha detaylı bir analiz sunuyor.
Lancome Lash Anatomy, yapay zeka destekli sanal kirpik analizi ile kirpikleri 3 farklı parametreyle ölçümleyerek, kişiye en uygun maskarayı öneriyor.
Lancome-Shade Finder & Youth Finder ile 10 dakikada cilt yaşı ve cilt alt tonu öğrenilebiliyor.
Klinik cilt görüntüleme cihazı Lancome-Skin Screen, 13 klinik cilt parametresini ölçümleyerek cildin ihtiyacı olan kişiselleştirilmiş cilt bakım rutini önerisini sunuyor.
Lancome-Pro Radiance Booster cihazı ise saniyede 3 milyon ultrason titreşimiyle daha sıkı, pürüzsüz ve genç bir cilt sağlamaya yardımcı oluyor.
Kiehl’s-Derma Reader Pro, Healthy Skin Assessment, Healthy Skin Activator Derma Reader Pro, yüz taraması ve fotoğraf analizi ile cilt sorunlarını hızlıca tespit ediyor.
Lancome HAPTA, ultra hassas akıllı bir makyaj aplikatörü olarak sınırlı el ve kol hareket kabiliyetine sahip kullanıcılara hizmet sağlıyor.
L'Oreal Professionnel-Inoa ID, profesyonel saç teşhisi ile kuaför salonlarındaki servis deneyimini bir üst seviyeye taşıyor.
Kérastase Hair Diagnosis ile 2 dakika içerisinde saç analizi gerçekleştirerek kişiye özel saç bakım rutini oluşturmaya destek oluyor.
Kérastase K-Scan Scan Kamerası yapay zeka destekli analiz aracılığıyla, saç profesyonelleri müşterilerinin saç ve saç derilerini mikroskopik olarak görüntüleyerek, tüketicilere daha hassas bakım sunuyor.
Patentli buhar teknolojisine sahip L'Oreal Professionnel-Steampod 3.0 düzleştirici, saç hasarını yüzde 91 azaltarak, anında parlaklık sağlar.
B2B e-ticaret platformu L’Oreal Partner Shop, geniş kapsamlı çevrimiçi eğitim platformu Access ve dijital etkileşim platformu JetYorum da saç profesyonellerine özel olarak geliştirilen uygulamalar olarak hizmet vermeye devam ediyor.
SANAYİ HABER AJANSI
SAVUNMA GAZETESİ