FATMA ELİF BEYHAN – 11.03.2024 – HİBYA – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen Şehit Aileleri ile İftar programında konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması şu şekilde:
“Gerçekleştirdiğimiz bu iftar vesilesi ile milletimizin ve tüm İslam aleminin mübarek Ramazan ayını tebrik ediyorum.
Şehit yakınlarımız ve gazilerimiz milletimizin bize emanetidir. Kendilerinin her meselelerinde yanlarında olmak gönüllerini hoş etmek rızalarını almak boynumuzun borcudur. Bu amaçla hem gereken kurumsal düzenlemeleri yaptık hem de onları kalbimizin en mutena köşesinde misafir etmeyi şeref bildik.
Bugün de sınırlarımız içinde sınırlarımızda ve sınırlarımız ötesinde milletimizin huzuru devletimizin bekası geleceğimizin güvencesi için vazife yürüten kardeşlerimiz var. Sayılarını milyonlarla ifade edebileceğimiz askerimize polisimize jandarmamıza güvenlik korucumuza ve diğer kamu personelimize şükran borçluyuz. Rabbim hepsini de korusun muhafaza etsin ayaklarına taş değdirmesin.
Esasen 15 Temmuz’da gördük ki bu ülkenin erkeği ve kadınıyla genci ve yaşlısıyla her meslekten her kesimden insanı ile tamamı yeri geldiğinde birer savaşçı kahramana dönüşebilmektedir. Tarihçiler milletlerin öne çıkan vasıflarını anlatırken bizim için asker millet tespitini yaparlar. Bu vasfımızı hiçbir zaman kaybetmedik. Son olarak Çanakkale’de topyekün seferberlik anlayışıyla vatan topraklarını savunurken de aynı saikle kıyam ettik.
Yakın geçmişimizde PKK’dan FETÖ’süne kadar bütün terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadele de esasen milli bir şahlanıştı. Son 21 yılda biz de eğitimden sağlığa ulaşımdan enerjiye sanayiden tarıma her alanda hayata geçirdiğimiz reformlarla bu milli şahlanışın altyapısını güçlendirdik. Savunma sanayisine yaptığımız yatırımlarla Türkiye’yi gerçek anlamda bağımsız bir devlet haline getirdik. Çevremizde yaşananları görüyorsunuz.
Şayet ekonomisi ile savunma sanayisiyle sosyal yapısı ile güçlü bir devlet değilseniz size her türlü zulmü reva görüyorlar. Vatan topraklarınızı korumanın ve o sınırlar içinde güvenle yaşamanın yolu her bakımdan güçlü olmaktan geçiyor.
Cumhuriyetimizin ilk asrında bu konuda yaşadığımız eksiklerin bedelini geri kalmışlıkla istikrarsızlıkla kaosla vaktimizi ve enerjimizi iç mücadelelere harcayarak ödedik. Son 10 yılda Türkiye’yi yeniden aynı duruma düşürmek için pek çok oyun oynandı pek çok tuzak kuruldu. Terör saldırıları darbe girişimleri de bunların arasındaydı. Hamt olsun milletimiz birliğine beraberliğine kardeşliğine sahip çıkarak tüm bu oyunları ve tuzakları bozdular. Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlığıyla 85 milyonunun tek yürek ve tek bilek olarak istiklaline istikbaline sahip çıkması ile hep yolumuza devam ettik.
Biz bir ülkenin programlarını hayata geçirebilmesi için gereken ilk şarta yani huzur ve güven iklimine siyasi istikrara sosyal barışa sahibiz. Türkiye’ye diz çöktürerek ülkemizi yeniden eski zayıf günlerine geri döndürmek isteyenlerin çabaları tabii ki hiç bitmeyecektir. Önemli olan bizim milletçe kazanımlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmamızdır.
Bu duygularla Ramazan-ı Şerifinizin tekrar mübarek olmasını diliyorum. Bu ay boyunca tutacağınız oruçların yapacağınız ibadetlerin hak katında kabul olmasını niyaz ediyorum. Aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyor gazilerimize ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.”
SANAYİ HABER AJANSI
SAVUNMA GAZETESİ