SÜMEYYE YALÇIN – 07.02.2024 – HİBYA – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa Deprem Konutları Kura ve Teslim Töreni’nde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Sevgili Şanlıurfalılar, saygıdeğer hanımefendiler, geleceğimizin teminatı kıymetli gençler , değerli kardeşlerim sizleri en kalbi duygularımla, hasretle muhabbetle selamlıyorum.
6 Şubat depreminin 1’inci yıldönümünde deprem bölgesini yeniden ziyaret ederek depremzedelerimizle dayanışmamızı güçlendiriyoruz.
Bu vesileyle inşası tamamlanan afet konutlarının kura çekimini yapıyoruz, hak sahipliği kesinleşmiş vatandaşlarımıza evlerini teslim ediyoruz.
İlk olarak cumartesi günü Hatay'daydık. Hatay'da hem 550 ve 200 yatak kapasiteli iki önemli sağlık tesisini hizmete açtık hem de 7 bin 725 deprem konutunun kura törenini gerçekleştirdik.
Pazar günü Gaziantep'in misafiriydik. Antep'te de toplam 1875 yatak kapasitesiyle bölgenin en büyük sağlık tesisi olan Gaziantep şehir Hastanemizin resmi açılışını yaptık. Ardından toplam 10 bin 698 afet konutumuzun kura törenini icra ettik.
Yine aynı gün Şahinbey Belediyemizin Şahinbey Millet Camii'nin de açılışını yaptık. Miraç gecesinde oradan naklen yayın yapıldı. Muhteşem bir eser Şahinbey Belediyemiz meydana getirdi.
Gerçekten belediye başkanımızı ve ekibini tebrik ediyorum. Böyle muazzam bir eseri kısa zamanda Şahinbey'e kazandırmış olması bizim iftihar meselemiz.
Dün biliyorsunuz 6 Şubat depremlerinin senei devriyesiydi. Asrın felaketi olarak kayıtlara geçen bu büyük afetin birinci yıldönümünde Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte Kahramanmaraş'taydık.
Kahramanmaraş'ta da hem depremzede kardeşlerimizle kucaklaştık, dertleştik, hasbihal ettik hem de yapımı tamamlanan 9 bin 289 konutun kurasını çekerek hak sahiplerine teslim ettik.
Bugün Şanlıurfalı kardeşlerimizle kura sevincini yaşıyoruz. İnşallah yarın Adıyaman'da olacağız. Ne yaparsak yapalım gözlerimizi deprem bölgesinden bir an olsun ayırmıyoruz. Bölgede yürütülen çalışmalarla ilgili hemen her Kabine toplantımızla bakanlarımızdan düzenli bilgiler alıyoruz.
Bakanlarımıza gerekli talimatları vererek şehirlerimizin yeniden inşa ve ihya çalışmalarının sorunsuz bir şekilde yürütülmesini temin ediyoruz. 6 Şubat tarihinde yaşadığımız felaket gerçekten çok büyük olsa da şimdiye kadar süreci alnımızın akıyla bugünlere getirmeyi başardık.
Zaman zaman ortaya çıkan sorunlar kaşsında gereken tedbirleri alıyor, kördüğüm haline gelmeden sıkıntıların çözülmesini sağlıyoruz.
Devlet millet el ele vermek suretiyle 53 binden fazla canımızı yitirdiğimiz asrın felaketinin üstesinden asrın birlikteliği ile geliyoruz. Bugünkü kura ve anahtar teslim törenimiz, devletimizin depremin yol açtığı yaraları sarma iradesinin en somut tezahürüdür.
Bugünkü törenimizle Şanlıurfa'da 1208'i il ve ilçe merkezlerinde, 106'sı kırsalda olmak üzere toplam 1314 afet konutumuzun kurasını çekiyoruz. Deprem konutlarının hak sahibi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Şanlıurfa'da yaklaşık 4 bin konutumuzun yapımı hızla devam ediyor. İnşallah bunları da mümkün olan en kısa sürede tamamlayıp hak sahibi kardeşlerime peyderpey teslim edeceğiz. Şanlıurfa'yla birlikte deprem bölgesi vatandaşlarımızın hiçbirine mahcup olmamak için canla başla çalışmayı sürdüreceğiz.
Yaklaşık 22 yılı iktidarda olmak üzere 40 yıldır sizlerin huzurundayız. Bugüne kadar depremden sel felaketine, yangınlardan su baskınlarına, terör eylemlerinden sokak olaylarına, salgından bölgesel çatışmalara kadar çok farklı sınamalarla karşılaştık.
Tüm bu imtihanları, 85 milyon tam bir dayanışma içinde hareket ederek vermeyi başardık. Bir başka ülkenin veya milletin başına gelse o ülkeyi yerle yeksan edecek nice hadise, nice kriz Allah'a hamdolsun bizi yolumuzdan döndüremedi.
Elbette bedel ödedik, yaralar aldık, sarsıldık ama ne kadar büyük olursa olsun hiçbir badirenin hedeflerimizle aramıza girmesine müsaade etmedik.
Ekonomide, sağlıkta, demokraside, terörle mücadelede tarihi nitelikte adımlar atarken vatandaşlarımıza meydanlarda verdiğimiz sözleri de tek tek hayata geçirmeye gayret ettik.
Özellikle afet yönetimi ve yaralarının sarılmasında ülkemizi çok farklı bir seviyeye taşıdık. Şehirlerin altyapı ve üstyapı eksikliklerinin giderilmesinden kentsel dönüşüm projeleriyle sağlıksız yapıların dönüştürülmesine pek çok adım attık.
TOKİ vasıtasıyla vatandaşlarımızı güvenli konutlara kavuştururken yatay mimari örneklerinin yaygınlaştırılmasına dikkat ettik.
AFAD Başkanlığı'nın kurulmasıyla afetlerle mücadelede kurumsal kapasitenin güçlendirilmesinden hukuki düzenlemelere kadar çok geniş bir yelpazede çok önemli reform, icraat ve programlara öncülük yaptık. Son 21 yılda yaşadığımız tabii afetlerden sonra yaraları sarma noktasında ortaya koyduğumuz gayretin en yakın şahidi bizatihi milletimizdir.
Ne Van, Elazığ, Malatya, İzmir depremlerini yaşayan kardeşlerimize ne Kastamonu, Bartın, Giresun sellerini yaşayan insanlarımıza ne Antalya Muğla yangınlarını yaşayan vatandaşlarımıza hasılı en zor anında devletine umut bağlayan kardeşlerimizin hiçbirisine bugüne kadar mahcup olmadık.
Milletçe yüreğimizin yandığı tüm bu afetlerde birileri sadece şov peşinde, sadece siyasi istismar peşinde koşarken biz bir an önce dertlere derman olabilmek için gecemizi gündüzümüze kattık.
Toplam 14 milyon insanımızı ve 11 şehrimizdeki 7 bin mahalle ve köyü etkileyen 6 Şubat depremleri, şüphesiz son bir asırda maruz kaldığımız en büyük felakettir.
Can kaybı olarak 53 binden fazla insanımızı toprağa verdik. Şanlıurfa'da da 200 vatandaşımız depremlerde hayatını kaybetti. Rabbim hepsinin ruhlarını şad, mekanlarını cennet eylesin diyorum.
Depremde vefat eden kardeşlerimizin ailelerine ve yakınlarına bir kez daha Mevla'dan sabrıcemil niyaz ediyorum.
Şanlıurfa'da depremde 719 bina yıkıldı. Acil yıkılacak ve yıkık 1437 bina enkazının tamamı temizlendi. Ağır hasarlı 8 bin 217 binadan 7 bin 321'inin enkazı kaldırıldı.
Şanlıurfa'da 9 bin 799 konut, 651 iş yeri, 441 ahır olmak üzere toplam 10 bin 891 hak sahibi kardeşimiz bulunuyor. Depremden etkilenen ailelere şimdiye kadar geçici barınma kapsamında toplam 288 milyon tutarında kira yardımı yaptık.
Şanlıurfa'da kurulan ve dağıtılan çadır sayısı yaklaşık 9 bindir. İlimizde 578 konteynerin olduğu 2 konteyner kent faaliyet gösteriyor. Kırsalda ise 20 bin 595 kişinin kaldığı 3 bin 470 konteyner mevcuttur.
Yani Şanlıurfalı depremzedelerimizin ihtiyaçlarının karşılanması için ne yapılması gerekiyorsa bugüne kadar onu yapmaktan çekinmedik.
Seçime bölgemizde yaşanan krizlere rağmen bir yıl gibi kısa sürede tüm bu çalışmalara imza attık. Kimi zaman elimizde olmayan sebeplerle ortaya çıkan eksiklikleri de hızla telafi etmenin çabası içinde olduk. İnşallah bundan sonra da sizin için, tüm depremzede kardeşlerimiz için çalışmaya devam edeceğiz.
Deprem gibi hepimizi derinden sarsan ve yaralayan bir meseleyi günlük tartışmaların mezesi halinde getirmek son derece yanlış bir tutumdur.
İlk günden itibaren bizim deprem bölgesiyle ilgili tavrımız hep böyle oldu. Hiçbir ayrım yapmadan deprem bölgesini yeniden hızla ayağa kaldırmaya çalıştık.
Siyasi görüşüne, meşrebine, kökenine bakmaksızın depremzedelerimizin yaralarının sarılmasına odaklandık. Devletimizin imkanlarını harekete geçirerek vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını gidermenin mücadelesini verdik. Sizler, Şanlıurfa'da nasıl büyük bir fedakarlıkla ve samimiyetle çalıştığımızı çok iyi biliyorsunuz.
Diğer illerimizde yaşayan kardeşlerimiz de gayretlerimizin şahididir. Biz meseleye nasıl siyasi kazanım elde ederim zihniyetiyle değil, vatandaşımızın hayır duasını nasıl alırım anlayışıyla yaklaşıyoruz.
Asıl marifet şehirleri, ülkeyi imar ve inşa etmek, halkın kalbini kazanmak, onları mutlu etmektir. Başkaları siyasi ikbal hesabı yapıyor olabilir.
Ama biz Şanlıurfalı kardeşlerimizin şöyle içten söylediği Allah ondan razı olsun niyazını hiçbir dünyalığa değişmeyiz. Rabbimiz bizlere yaklaşık 22 yıl iktidarda olmak üzere 40 sene boyunca siyaset yoluyla aziz milletimize hizmet etme imkanı bahşetti.
Allah'a hamdolsun 81 vilayetimizin her bir ilçesinde, her bir mahallesinde ayak izimiz, eserimiz, dikili bir taşımız var. Afrika'dan Asya'ya, Filistin'den Türkistan'a gönül coğrafyamızdaki tüm mazlumların imdadına koştuk.
Şimdi soruyorum sizlere, bir siyasetçi için bundan daha büyük bir lütuf olur mu? Bir devlet adamı için bundan daha büyük bir paye, daha büyük bir şeref olur mu? Tabii ki olmaz. Dolayısıyla biz eskisi ve yenisiyle CHP genel başkanları gibi polemik yapma, laf üstüne laf koyma hevesinde değiliz.
Bilakis biz iş yapmanın, hizmet etmenin, eser kazandırmanın, Şanlıurfalı kardeşlerimizin sorunlarına çare bulmanın peşindeyiz.
Biz insanımızın yürek yangınını bir an önce söndürmenin derdindeyiz. Sırf oy vermediler diye depremzedelerimize hakaret edenleri, gecenin bir yarısı kaldıkları misafirhanelerden kapı dışarı atanları, ufukta seçim sandığını görünce deprem bölgesini hatırlayanları, yani deprem meselesinde bile yük almak yerine millete yük olmayı tercih edenleri tarihe ve maşeri vicdana havale ediyoruz.
Vaktimizi ve enerjimizi bu kifayetsiz muhterislerle asla harcamayacağız. Bunların siyasi sahtekarlıklarla bizim üzerimizden kendi koltuk kavgalarını, beceriksizliklerini ve iş bilmezliklerini örtmelerine alet olmayacağız. Biz, işimize bakacağız. Hedeflerimize kilitleneceğiz.
Tüm gücümüzle deprem şehirlerimizi bir an önce ihya ve imar etmeye çalışacağız. Bugün burada olduğu gibi depremzedelerimizi en kısa sürede yeni, güvenli, huzurlu ve mutlu yuvalarına kavuşturmak için koşturacağız. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.”
SANAYİ HABER AJANSI
SAVUNMA GAZETESİ