Erdoğan: Türkiye’yi nerden alıp nereye getirdiğimizi milletimiz çok iyi biliyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen AK Parti 23. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda konuştu.

Erdoğan: Türkiye’yi nerden alıp nereye getirdiğimizi milletimiz çok iyi biliyor
Yayınlama: 14.08.2024
1
A+
A-

Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Aziz milletim, AK Parti ailesinin kıymetli mensupları, değerli dava ve yol arkadaşlarım, saygıdeğer hanımefendiler, Türkiye aşkıyla kalpleri çarpan sevgili gençler, sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.

Bugün mutluyuz, gururluyuz. AK Parti ailesi olarak bugün heyecanlıyız. 23’üncü yaşımıza ulaşmanın sevincini yaşıyoruz. ‘Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ diyerek revan olduğumuz millete hizmet yolunda bugün 23’üncü yılımızı devirdik. 23’üncü yılımız, 23’üncü yaş günümüz kutlu olsun.

14 Ağustos 2001’den bu yana tam 23 yıldır AK Parti’nin ülkeye ve millete hizmet sancağını iftiharla taşımış kurucularımıza, genel başkanlarımıza, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyelerimize, bakanlarımıza, milletvekillerimize, il, ilçe, belde başkanlarımıza ve yönetim kurulu üyelerine; il, ilçe, kadın ve gençlik kolları başkanlarımıza, yönetim kurulu üyelerine, belediye başkanlarımıza, belediye meclis üyelerimize, il genel meclis üyelerimize, mahalle ve köy temsilcilerimize, sandık müşahitlerimize, üyelerimize ve AK Parti’nin bugünlere gelmesinde emeği, alın teri, desteği olan nice isimsiz kahramanlara tek tek teşekkür ediyorum.

Hiç şüphesiz en büyük teşekkürü aziz milletimiz hak ediyor. Pınarhisar’dan çıktığımız andan itibaren bizi aşkla bağrına basan, kuruluşumuzdan bu yana bizi çok güçlü biçimde destekleyen, girdiğimiz her seçimde, karşılaştığımız her sıkıntıda, maruz kaldığımız her saldırıda dimdik yanımızda duran necip milletimin her bir ferdine şahsım ve partim adına teşekkürlerimi arz ediyorum.

AK Parti’nin 23’üncü yaşının ülkemize, milletimize, demokrasimize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını rabbimden niyaz ediyorum.

AK Parti, bundan 23 sene önce milletin umudu olarak bizatihi milletimiz tarafından kuruldu. Her zaman söylüyorum. 14 Ağustos 2001’de biz o güne kadar dalga dalga büyüyen bir gönül hareketinin sadece tabelasını astık. Kefenimizi giyerek başlattığımız büyük ve güçlü Türkiye mücadelesinde milletimize emanetinin emin ellerde olacağının sözünü vermiştik.

‘Gerekirse kendimiz bedel ödeyeceğiz fakat aziz milletimize asla bedel ödetmeyeceğiz.’ demiştik. Yine 23 sene önce problemlerin altında ezilen Türkiye’ye ‘Meselelerimiz çözümsüz değildir’ özgüvenini aşıladık.

Türkiye’nin kutuplaştığı, Türk siyasetinin kendine çıkış yolu aradığı bir dönemde muhafazakar demokrat kimliğimizle milletimizin ruh köküne sadık kalarak ülkemizin kronik sorunlarını çözmeyi vaat ettik.

Bir dip dalga hareketi olarak doğan, kurulan, büyüyen AK Parti, çok kısa sürede milyonların umudu haline dönüştü.

Yorulmuş, tükenmiş, gelecekten ümidini kesmiş, karamsarlık girdabında sürüklenen bir milletin umutlarını yeniden dirilttik. Milletimiz, AK Parti’de yıllar sonra kendini gördü. Kendi değerlerini temsil eden samimi, liyakatli, gayretli ve Türkiye sevdalısı kadrolar gördü.

Kuruluşumuzun üzerinden yalnızca 14 ay geçmişken aziz milletimizin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu işte bu yüce ruhla üstlendik.

Türkiye’yi yönetme mesuliyetini devraldığımız andan itibaren milletimize karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirmenin çabasındayız. Problemlerin karmaşıklığı karşısında ürken, çekinen, korkan değil tam tersine ne kadar büyük olursa olsun meselelerin üzerine cesaretle giden ve çözüme odaklanan bir anlayışla hareket ediyoruz.

Önce Allah’ın yardımı sonra aziz milletimizin duası ve desteği sayesinde oyunları bozarak, kirli senaryoları parçalayıp atarak bugünlere geldik.

14 Ağustos 2001 tarihinde büyük bir heyecanla yola revan olurken milletimize verdiğimiz sözleri tutmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.

Kasım ayında kesintisiz iktidarımız, 22 yılı doldurmuş olacak. 22 yılı iktidarda olmak üzere 23 yılımızın her safhası iş yapmakla, hizmet ve eser üretmekle, milletin dertlerine derman olmakla geçti.

23 yıl boyunca ‘Halka hizmet, hakka hizmettir’ düsturuyla hizmetkarı olmaktan şeref duyduğumuz milletimiz için çalıştık, ter döktük. Türkiye’yi nerden alıp nereye getirdiğimizi milletimiz çok iyi biliyor.

Gönül coğrafyamızdaki mazlum ve mağdurlar son 23 yılda güçlenen, kadim değerleriyle barışan Türkiye’nin ne demek olduğunun idrakindedir.

Elini vicdanına koyup, objektif değerlendirmeler yapan herkes, AK Parti’nin ülkemize kazandırdıklarının hakkını teslim etmektedir.

Bugün burada 23’üncü kuruluş yıl dönümüz vesilesiyle çok kısa bir hatırlatma yapmak arzusundayım. Özellikle 2001’den doğan ve iktidarlarımız döneminde yetişen gençlerimizin burayı dikkatle dinlemelerini kendilerinden rica ediyorum.

AK Parti’yi kurduğumuzda ülkemizin nüfusu 68 milyondu. Bugün bu sayı, 85,5 milyona ulaştı. Aradan geçen 23 yılda Türkiye nüfusu, yüzde 25 oranında artış kaydetti. Nüfusumuz, yüzde 25 artarken, Türk ekonomisine dair göstergelerde ve vatandaşa sunulan hizmetlerde çoğu zaman 2 kat, 3 kat, 4 kat artış oldu.

Eğitimde 343 bin olan derslik sayımızı 613 bine, öğretmen sayımızı 626 binden 1 milyon 32 bine çıkardık.

2001 yılında ülkemizde sadece 76 üniversite, 70 bin akademik personel varken, bugün 208 bin üniversitemiz ve 183 bin akademik personelimiz var. Gençlik merkezi sayımızı 9’dan 508’e, spor tesisi sayımızı bin 575’ten 4 bin 421’e çıkardık.

23 sene önce hastane yatak sayımız 18 bini nitelikli olmak üzere toplam 164 bin iken, şu an 182 bini nitelikli toplam 270 bin yatağımız bulunuyor. Hepsi en modern cihazlarla donatılmış, otel konforunda odalarda 36 bin 508 yatak kapasitesine sahip 25 şehir hastanesi açtık. Sağlık çalışanı sayımızı 378 binden aldık, 1 milyon 462 bine yükselttik.

Ulaşım, Türkiye’ye gerçek manada çağ atlattığımız bir alandır. Bölünmüş yol uzunluğumuzu 6 bin 100 kilometreden 29 bin 400 kilometreye, bin 714 kilometre olan otoyol ağımızı 3 bin 726 kilometrenin üzerine taşıdık.

Deprem bölgemizde yıl sonuna kadar 200 bin konutu tamamlamayı hedefliyoruz. Muhalefetin en fazla istismar ettiği tarımda ciddi bir ivme yakaladık.

Tarımsal gayrisafi hasılamız, 37 milyar liradan 1 trilyon 625 liraya çıktı. Tarla, sebze, meyve üretimimizin toplamı 98 milyon ton 137 milyon tona ulaştı.

Küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığımız, 251 milyondu. Bugün yaklaşık 375 milyona ulaştı.

Türkiye ekonomisini yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında büyüttük. Bizden önceki 30 yılda 15 milyar dolar uluslararası yatırım çekebilen Türkiye, bizim dönemimizde 266 milyar dolarlık yatırım çekti.

Bizim anlayışımızda ekonomik kalkınma, demokrasiden bağımsız değildir. Muhafazakar demokrat kimliğimizin gereği olarak ekonomimizi büyütürken demokrasimizin standartlarını yükseltmekten geri durmadık. Bunun için son 23 yılda sadece yol, köprü, havalimanı, baraj yapmadık. Tüm bunlarla birlikte Türkiye’de sivil siyasetin alanını da genişlettik.

Hak ve özgürlükler sahasında ülkemizde sessiz bir devrime imza attık. Türkiye’yi yasakların, baskıların, korkuların ve vesayetin kol gezdiği bir ülke olmaktan çıkartıp, demokraside hak ettiği seviyelere ulaştırdık.

Demokrasi dışı yollardan istikbal, ikbal ve gelecek devşirmek isteyenleri her defasında milli iradenin gücüyle bertaraf ettik.

Uzun yıllar sonra milletle devleti, cumhurla cumhuriyeti, cumhuriyetle demokrasiyi kucaklaştıran biz olduk.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilk defa sandık yoluyla doğrudan halkın iradesiyle ülkemizde yönetim sistemi değişikliğine gittik.

Kimsenin inancından, kılık kıyafetinden dolayı ötekileştirilemediği, başörtülü kızlarımızın üniversite kapılarından geri çevrilmediği, terörü ve şiddeti övmediği, hakarete varmadığı müddetçe her türlü düşüncenin ifade edildiği, sessiz çoğunluğun hak ve hukukunun sesi çok çıkanlar tarafından gasp edilmediği, bastırılmadığı bir yapıyı ülkemiz genelinde büyük oranda Allah’a hamd olsun hakim kıldık.

23 yılda Türkiye, çok büyük değişim geçirdi. 23 senede ülkemiz umutlarını yeniden yeşertti. Milletimiz on yıllar sonra özgüvenini tekrar kazandı.

Türkiye’ye ilkleri yaşattık, Türkiye’yi rekordan rekora koşturduk ama bir gün bile olsun bitti demedik, yeter demedik, yeterli demedik. Her zaman kendimizle yarıştık, kendi hedeflerimizi aşmanın mücadelesini verdik. Bu aziz millet için çalışmak şereftir.

Hepimiz birer demokrasi neferi olarak milletimizin emanetine canımız pahasına sahip çıktık. Hiçbir zaman geri adım atmadık.

23 yıldır olduğu gibi aynı aşkla, aynı şevkle, aynı azim ve kararlılıkla bu yolda yürümeye devam edeceğiz.

Türkiye, AK Parti sayesinde 23 yılda çok kapsamlı bir dönüşüm yaşadı. Ülkemizdeki değişimle beraber toplum kesimlerinin siyaset kurumundan talepleri de farklılaşmaya başladı. Sadece ekonomiyle ilgili beklentilerde değil, hak ve özgürlükler alanında, kültürde, iş hayatında, kamusal alanda, özellikle gençlerimizin kendilerini tanımladığı alt kimliklerde de ciddi bir değişim yaşanıyor. Bunu görüyor ve doğru biçimde okumaya çalışıyoruz.

Dünyanın ve ülkemizin şartları, ihtiyaçları, imkanları değiştikçe biz de buna uygun politikalar geliştirmek mecburiyetindeyiz.

AK Parti’nin en önemli özelliği, toplumu doğru analiz etmesi, değişimi, yenilenmeyi, kendini yeni durumlara adapte etmeyi başarmasıdır. Bu anlayışla özeleştirimizi samimiyetle yapıyoruz, nerede eksiğimiz varsa hiçbir komplekse kapılmadan üzerine cesaretle gidiyoruz.

Önümüzdeki aylarda başlatacağımız Büyük Kongre maratonumuzu sadece bir vitrin yenilenmesi olarak değil, milletimizin bizden beklediği kapsamlı değişimin ana zemini olarak görüyoruz.

Kendini yorulmuş hisseden varsa, bitkin hisseden varsa onlardan kenara çekilip biraz soluklanmalarını istiyoruz. Hangi görevde olursa olsun hiçbir arkadaşım koltuğuna yaslanıp rehavete kapılma lüksüne sahip değildir.

Heyecanını kaybedenler, millete hizmetin önünde engel olmamalıdır. Bunun vebali ağırdır, bunun hesabı ağırdır. Şunu unutmayın. Biz bu aziz milletin umuduyuz. Biz bu aziz ümmetin de umuduyuz.

Milletin ve ümmetin umudunu ziyan edenlere hoşgörü göstermeyiz. Gözünün yaşına da bakmayız. Yenilenerek, güçlenerek, tazelenerek ilerlerken kimsenin bize ayak bağı olmasına müsaade etmeyiz.

Daha gidecek uzun bir yolumuz var. Allah’ın izniyle, milletimizin tercihiyle inşallah daha uzun yıllar iktidarda olacağız. Daha uzun yıllar siyasetin lider partisi olacağız ve daha uzun yıllar millete, memlekete hizmet edeceğiz.

Birilerinin gazıyla, rüzgarıyla iktidar hayalini kuranlar ise son 23 yıldır olduğu gibi yine hüsrana uğrayacak, Allah’ın izniyle yine avuçlarını yalayacak. Bundan en küçük bir şüphemiz bulunmuyor.

AK Parti, milletin partisidir. Millet ve memleket sevdalılarının partisidir.

Millete hizmete talip olan, AK Parti’nin değerlerini benimseyen herkese kapımız sonuna kadar açıktır. İnşallah bundan sonra da açık kalacaktır. Biraz sonra partimize katılacak arkadaşlarımızı muhabbetle bağrımıza basarken, kendilerine AK Parti ailesine hoş geldiniz diyor, milletimize hizmet yolunda Mevla’dan üstün başarılar niyaz ediyorum.

Ne eski CHP Genel Başkanının helalleşme kurnazlığını ne de mevcut CHP Genel Başkanının, normalleşmen söylemlerini AK Parti’nin 23 yıllık mücadelesinden bağımsız okumak mümkün değildir.

CHP’nin milletle kavgasını bitirmesi en çok bizi mutlu edecektir. Bizim temennimiz, CHP’nin milletin değerleriyle barışması, milli iradeye teslim olması, demokrasi ve demokrasiyi içselleştirmesi yani normalleşmesidir.

Millet olarak huzurumuzun, güvenliğimizin, refahımızın yolu el ele vererek gemiyi sahili selamete ulaştırmaktan geçiyor. Yeni yasama döneminde inşallah böyle bir yaklaşımı hakim kılacağımıza inanıyorum.

Biz AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak uzlaşmacı, yapıcı ve diyaloğa açık tavrımızı sürdüreceğiz.

Dış politikada yapıcı, proaktif, soğukkanlı ve ağırbaşlı tutumumuzu sürdüreceğiz. İsrail’in bölgeyi tümüyle ateşe verme girişimlerinin önünde duracağız.

Netanyahu, Amerika’nın Temsilciler Meclisi’nde konuşma hakkına sahip olduğu kadar Mahmud Abbas’ı da biz ülkemiz parlamentosunda konuşma hakkına sahip olduğunu göstereceğiz.”


SANAYİ HABER AJANSI

SAVUNMA GAZETESİ

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.