Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, savunma sanayisinin bugün geldiği noktada, gemilerden helikoptere, zırhlı araçlardan insansız hava araçlara kadar, Türkiye’nin ihtiyaçlarını yerli ve milli olarak üretebilir durumda olduğunu söyledi.
Savunma sanayisi alanında verimlilikten anladıklarının, bilim, teknoloji ve yenilik kapasitesini yükselterek Türkiye’deki sorunlarının çözümüne, yaşam kalitesi ve rekabet gücünün yükselmesine, refah düzeyinin artmasına hız kazandırmak, ülkenin büyümesine katkı sunmak olduğunu anlatan Görgün, özellikle son yıllarda sektörde AR-GE ve teknoloji yatırımlarına ayrılan kaynağı hatırı sayılır miktarda artırdıklarını söyledi. Görgün, “Öyle ki savunma sanayisinin AR-GE harcaması, 2002 yılında 50 milyon dolar mertebesindeyken, günümüzde bu rakam 2 milyar doları aşmış durumda.” diye konuştu.
Görgün, AR-GE projelerinin etkisinin, mali büyüklüklerinin çok ötesinde olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Çünkü her bir AR-GE projesi, bir bağımlılık sorununu ortadan kaldıran çığır açıcı bir teknolojiyi ihtiva ediyor. Bizler Savunma Sanayii Başkanlığı olarak Türkiye Yüzyılı’nda, Savunma Yüzyılı’nda odağımız AR-GE ve teknoloji diyoruz. Vizyonumuzu ‘yenilikçi ve rekabetçi teknolojiler ile barışa hizmet eden, küresel bir marka ve değer haline gelmiş Türk Savunma Sanayii’, misyonumuzu ise ‘ülkemizin savunma ve güvenlik ihtiyaçlarını, teknolojik üstünlüğe ve küresel rekabet yeteneğine sahip çözümlerle karşılayarak savunma sanayisinin sürdürülebilirliğini sağlamak’ olarak belirlemiş durumdayız.”
“Çok hassas süreç yönetimi sergiliyoruz”
Hedeflerine ulaşmak için hangi teknoloji alanlarına yatırım yapmaları gerektiğini, ince eleyip sık dokuyarak tespit ettiklerini belirten Görgün, “Bugün üretimini gerçekleştirdiğimiz birçok teknoloji ürünümüzde çok hassas bir süreç yönetimi sergiliyoruz. Diğer bir yandan elektronik harp yeteneklerimizle dünyada çok az ülkenin sahip olduğu bir ürün yelpazesine kavuşmuş durumdayız. Ancak bu noktaya gelmek hiç de kolay bir şey değil.” dedi.
Görgün, Türkiye’nin haberleşme alanında dünyanın süper ligi seviyesinde yer aldığını bildirerek, şunları kaydetti:
“Biliyorsunuz Alper Gezeravcı şu an Dünya’ya dönüyor ve geçtiğimiz günlerde birçok kez uzaydan dünyamıza seslendi. Bugün özellikle uydu haberleşme sistemlerinde cep telefonu sinyalinin trilyonda biri seviyesindeki bir sinyali 36 bin kilometreden alıp işleyip anlamlı hale getirebiliyoruz hamdolsun Başardıklarımızın ötesine geçebilmek, daha derinlere inmek ve yarını bugünden düşünmek için bilimsel ve teknolojik araştırma ve geliştirme faaliyetlerimizde odaklı ve kapsayıcı bir yaklaşım benimsiyoruz.”
“Yeni neferleri yetiştirmeyi hedefliyoruz”
Nitelikli insan kaynaklarını geliştirmeye dönük bir dizi çalışma başlattıklarını belirten Görgün, şöyle konuştu:
“Savunma Sanayii Akademi bünyesinde verilen eğitimler, Vizyoner Genç kapsamında uygulanan programlar, Yüksek Öğretim Kurulu ile üniversitelere yönelik oluşturduğumuz içerik ve çalışmalar, açtığımız dersler, Milli Eğitim Bakanlığımız ile birlikte müfredatını oluşturup işlerliğe aldığımız savunma ve havacılık odaklı Meslek Yüksek Okulları ve Mesleki Teknik Anadolu liselerimiz vesilesiyle savunma sanayisinin yeni neferlerini yetiştirmeyi hedefliyoruz.
Yaptığımız bu çalışmalardaki temel amacımız yetenek yönetimi faaliyetleri ile verimliliğimizi maksimum düzeye çıkarmak ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği ‘Küresel Güç Türkiye Vizyonu’ doğrultusunda, Milli Teknoloji Hamlesi’ne katkı verecek çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmektir. Türk savunma sanayimiz bugün geldiği noktada, gemilerimizden helikopterimize, zırhlı araçlarımızdan insansız hava araçlarına, silah sistemlerinden uydu çalışmalarına, hava savunma sistemlerinden elektronik harbe kadar, ihtiyaçlarımızı yerli ve milli olarak üretebilir durumdadır.”
“100 bin kişinin katılım sağlayacağı tahmin ediliyor”
Türkiye Verimlilik Vakfı ve Ankara Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Cemalettin Kömürcü de yaptığı konuşmada, altıncısı gerçekleşen bu etkinliğe, bu yıl da büyük bir ilginin olmasını beklediklerini ifade etti. Önceki yıllarda fuara 500 bine yakın kişinin katıldığını belirten Kömürcü, bu yıl da 100 bin kişinin katılım sağlayacağının tahmin edildiğini söyledi.
Kömürcü, 3 gün boyunca 60’a yakın etkinliğin gerçekleşeceği fuar bölgesinde, panel, seminer ve sertifikasyon programları ile Türkiye’nin önemli teknoloji kurum ve kuruluşlarının çalışmalarını sergileyeceğini belirtti.
Türkiye’nin son yıllarda ürettiği teknolojilerin büyük bir çabanın ve gayretin eseri olduğunu söyleyen Kömürcü, “Çocukluğumuzda Hollywood filmlerinde izlediğimiz ve hayal kurduğumuz bu üretimler, bugün gerçek oldu. Biz de bu gerçekleri sergileme fırsatı buluyoruz.” diye konuştu.